25 yıldır olduğu gibi, ilk günkü azim ve kararlılıkla iyilik maratonumuza aralıksız devam ediyoruz.
1996 yılının Ramazan ayında yayınlanmaya başlayan "Şehir ve Ramazan" isimli televizyon programı, yardım etmek ve yardım almak isteyenlerin kuvvetli talebiyle “Deniz Feneri” ismini aldı. İlk önceleri bir televizyon programı olarak başlayan Deniz Feneri, yardımların çoğalması ve yardım taleplerinin artması üzerine, yardım derneğine dönüşerek “Deniz Feneri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği” oldu.
25 yıl önce bir yoksulun kapısını çalarak çıkmış olduğumuz iyilik yürüyüşümüz; köy, şehir, mezra ya da mahalle demeden, ülke sathında iyiliği yaygınlaştırdı ve bugünlere kadar faaliyetlerini sürdürdü.
İhtiyaç sahiplerine ulaştırdığımız birkaç gıda paketiyle başlayan mütevazı yolculuğumuz; önce devasa lojistik merkezlerine, ardından uluslararası faaliyetler yapan bir insani yardım kuruluşuna dönüştü.
İyilik hareketimiz, nice kardeş hareketin başlamasına kıvılcım oldu, hayra öncülük etti. Şimdi ülkemizde yüzlerce iyi yürekli insanla devam eden binlerce iyilik hareketimiz var. Onlar şimdi sadece Türkiye’nin değil tüm mazlum ve mağdurların umut kapısı.
Geride, 70 ülkede iyilik adına dokunduğumuz ve sevinç koyduğumuz yürekler; önümüzde “son yoksula ulaşıncaya kadar” koşacağımız ulvi bir hedef var.
25 yıldır olduğu gibi, ilk günkü azim ve kararlılıkla iyilik maratonumuza aralıksız devam ediyoruz.
Hiç şüphesiz, kazanan hep iyiler ve iyilikler olacaktır.