Bilal K.
Emeklilik-Sağlık
İnsan;
Umut edebilmeyi umut,
Şükür edebilmeye şükür etmeli sabırla.
Hiç vazgeçtiğini gördünüz mü güneşin doğmaktan,
Ve yağmurun bereket damlası olup yağmaktan.
Şanından hayatın zorluk ve cefa,
Zira hemen ardında gizli esenlik ve vefa.
Yetim olmak, üstüne bir de annesi tarafından terk edilmek, Anadolu'nun dağ köylerinden birinde dedesinin hayvanlarının peşinde geçen garip ve mahzun bir çocukluk. Gençliğin temelinde, sıcak bir yuvada hakkıyla yaşanmış bir çocukluk yoksa, bir annenin şefkati, bir babanın merhameti dokunmamışsa hayatınıza, büyümeniz, hayata tutunmanız, sorumluluk yüklenip yeni bir yuva kurmanız da zor oluyor bir o kadar. Bilal için de öyle oldu.
Babası kanserden genç yaşta rahmetli olunca, bebek yaşta terk etti ve evlenip gitti annesi. Dedesi ve babaannesi ile yaşadı bir süre yayla cenik. Önce babaannesi, bir yıl geçmeden de dedesi göçtü gitti bu alemden. Yüzlerini ve kokularını hatırlamadığı anne ve babasının yokluğu kadar derin bir boşluğa düşmüştü. Amcalarına sığındı bir müddet. Biraz büyüyüp, aklı ermeye, eli ekmek tutacak yaşa gelince çalışmaya başladı. Pastacı olmuştu. Pastanelerde ustalık yapıyor, hayatını devam ettiriyordu.
Evlendi iki kez aracılar vasıtasıyla. Ama ikisini de yürütemedi. Hayatın yükü çok ağır geldi Bilal’e. Evlilik tecrübelerindeki yaşadıkları, insanlara aşırı bir güvensizlik duygusunu besledi ve büyüttü zihninde. Çok geçmedi, akıl ve ruh sağlığı çok yıprandı ve normal iletişim kabiliyetlerini kaybetti.
Sonra hastaneler, ardından bir çeyrek ömür süren akıl hastaneleri. Yaş altmışı aştı artık. Hastane buradan çıkabileceğini, bir bakım evinde kalan ömrünü sürdürülebileceğini söylüyor. Ama bakım evlerine ödeyeceği bir sabit geliri yok.
Pastanelerde çalışırken ödenmiş biraz bağkur primi var. Eğer eksik kalan kısmı ödenirse, malulen emekli olabilecek ve bir bakım evine yerleştirilebilecek.
Bir yetimin son ömründe bari biraz normal insan gibi yaşamasına vesile olmanın karşılığı, Allah Resulü İle Cennette beraber olma müjdesine nail olmak olur inşallah.

