HESAP NUMARALARI
EN TR
HESABIM
BAĞIŞ YAP
Bağış Sepeti
Seçim yapılmadı
Bağışçı Girişi
ŞİFREMİ BİLMİYORUM
AnasayfaProjeler Ahmet Z.

Ahmet Z.

Bazen kaybedilerek kazanılır! 

Yorulunca insanın yüreği, 

Dinginlik ya susmaktadır ya durmakta. 

Yaşı içe akıtmak marifet sızlarken burnun direği, 

Kaybederek kazananlar sabrı şükre katık yapmakta. 

 

Bu gece her satırında içe akıtılan gözyaşıyla yazılmış bir mektup okudum tekrar tekrar. Her okuduğumda biraz daha saygı duyup, takdir ettim gönlü kırık, güveni kırılmış ama bunu on bir ve on üç yaşındaki iki evladı hissetmesin diye gelincik yüreğini çınar gibi sağlam tutan babaya.  

 

Eşi tüm hayvanlarını satıp, bütün birikimlerini o annesinin tedavisi için şehir dışındayken alıp yuvasını başka biri için terk ettikten sonra belki tutunurum, evlatlarım için daha iyi olur diye aylar önce geldiği yedi tepeli Şehr-i Istanbul’dan geriye otuz sekiz yıllık ömrünü geçirdiği Ardahan’a döneceği gün yazmış ve yollamış bize. 

 

Çok şey dediği, yüreğini açtığı, içini döktüğü satırların özeti “Bazen kaybetti sanılanların gerçek kazananlar olduğu.”  

 

Herkese insanlık ve babalık dersi var Ahmet kardeşimizin hikayesinde. Onu varlıktan yokluğa düşüren, sadece maddiyatını değil manevi değerlerini de çalan eski eşini çocukların velayeti konusunda zorluk çıkartmaması şartıyla affedip şikayetçi olmadan boşamış.

 

 

Ahmet; "Çocuklarımın arada hırpalanacağını anladığım an Allaha havale ettim ve gurbetin yoluna düştüm. Alışkınım çalışmaya hamallık da yaptım, inşaatlarda da çalıştım yine de çalışırım ama çocuklarım rahat değildi sığamadık özetle kendi düzenimizi kurana kadar misafir olmayı planladığımız akraba evlerine. 

 

Yabancı olduğumuz bu şehirde çocuklarım yabancılaşmadan kendilerine geldiğimiz gibi bir valizle dönüyoruz köyümüze. 

 

Ben yıllarca topraktan çıkarttım ekmeğimi, hayvancılık yaptım, bildiğim tek ve en iyi iş b. Başımızı sokacak bir köy evi, on beş yirmi büyükbaşa bakabilecek ahırım var. Süt işi biraz daha kurulu düzen ve yardımcı olacak insan ister çocuklar okusun istiyorum, işim kadar onlara da zaman ayırmak için besicilik en uygun olanı." diyordu mektubunun sonunda. 

 

Aradık Ahmet’i, gitmişti memleketine, çocuklar gibi şehre alışamayan sağlık sorunları olan kardeşini de alarak yanına.  

-“Nasıl gidiyor” dedik. 

-“Şükür” dedi. 

-Bağlayabildin mi birkaç baş sığır ahıra? 

-Daha değil oldu cevabı. 

Ve ekledi okullar kapansın da, çocuklar bugün başladılar köyde tekrar eski okullarına. Yazın çobanlık yaparsam belki kışa çıkartırım bir dana parası.

 

Köyde günlük işlere giderek çocukların ihtiyaçlarını karşılayan bu güzel babaya olur da başaramazsak diye diyemedik daha ama niyet şu ki:

 

Üç tane düve/dana bulduk yaklaşık birer yaşlarında ve üç-dört ay baktığında yaklaşık maliyetinin iki katı getirisi olacak. 

Ahmet en iyi bildiği işi yapsın, onları satıp hem yeni danalar alabileceği hem de ihtiyaçları için elinde para kalacağı bu döngüye Bir Hayat Kurtar Projesi bağışçılarının imecesiyle başlasın.  

Paylaş
Proje ve TemsilciliklerProjelerimiz hakkında daha ayrıntılı
bilgi almak için lütfen kardeş
sitelerimizi inceleyiniz.