Fatma R.

%100 16.500 TL

Duyulursa suskunluğu Musa Yasir de konuşacak!

Voltalar atıyor yalnızlık, ortasında kalabalığın,

Kulakları sağır edercesine hükmü yok duyulmayan feryatların.

G/öz göre göre kör, bakmak yetmiyor,

Can v/eriyor kan ter içinde uyan diye inleyişi bu insanlığın.

Sizde de oluyor mu hiç bazen kendimi için için kendime kızarken buluyorum. Hani bir köşeye çeker de ana-babamız “Hiç yakıştı mı sana… Hiç ummazdım senden… Ama öyle yapma bir daha…” vb iyiliğini istediği evladına nasihat verir gibi iç ısıtan bir tonda.

Ve sonra bazen derin bir ohh çekiyorum, bazen de iki damla g/öz yaşıyla yıkıyorum yüreğimi farkında olmanın farkındalığına şükürle.

İnsanız ya beşer şaşar ondan ufacık sıkıntıları büyütmemiz, bir yanlışa maruz kaldığımızda sitemkar halimiz, unutup her şeyin ve dahi her anın bir sınav, hayatlarımızdaki olaylar ve insanların da bu sınavda sorumlu olduğumuz konular olduğunu.

Bir tokat gibi indiğimizde yüzümüze başka hayatlardaki derin acılar, büyük ve uzun sürecek sınavlar o an geliyoruz kendimize kimimiz mahcup, kimimiz pişman. İçinde olduğumuz duygu her ne olursa olsun bir kardeşinin derdini içselleştiriyor, bu bizi şükürle birlikte yardıma sevk ediyorsa ne mutlu ki doğduğumuzda hayat yolu boyunca korumamız için emanet verilen yürek hala bizimle ve yol gösteriyor demektir.

Size de oluyor mu hiç bazen kendime sarılıp sarılıp teşekkür ederken buluyorum kendimi. Hani yatırırken, uyandığında, iş, okul dönüşü anne-babanın evladına sıkı sıkı sevgiyle sarılması gibi. Aferin sana… Hah işte öyle… Sana da bu yakışırdı… vb derken buluyorum. Laf aramızda ve ne olur kimse duymasın diye fısıldayıp kulağıma kocaman bir buse veriyorum tam kırk yıl önce bu zamanlarda s/onsuzluğa uğurladığım babamın yerine büyümesin diye çok çaba harcadığım en insani, en vicdanlı çocuk yanıma.

Hani kimse kimsenin hayatına boşuna girmiyor ya kimi sınav kimi ceza ve kimi de bizi biz yapan hasletleri hatırlatan mükafat. Birkaç kere üst üste okuduğum, bir yanı ıslak ve tüm bu duyguların bir anda zihnimle yüreğim arasında yolculuğuna vesile mektubun sahibi Fatma Bacı ve satırların yazılmasına vesile dört aylık evladı Musa Yasir de benim için öyle oldu. Ve inşallah birlikte yolu kesiştirenin rızası için dertlerine deva olduğumuzda onlar için bu karşılaşma ömürlük bir anlama kavuşacak. Babası ve ağabeyi engelli olan bebeğimiz çifte sağlık sınavı vermekte. Hem ilikleri yeterince kan üretmediğinden bu alanda araştırma hastanesinde tedavi görmekte hem de müdahale edilmez gerekli cihazlar tedarik edilemezse sağır ve devamında duymamaya bağlı konuşma özürlü kalacak. Hiç zaman kaybetmeden diyor, yaklaşık otuz beş bin lira olan bu cihazı devreye girerek yirmi beş bin liraya indirten doktoru, bir an önce başlanmalı tedaviye gün hatta saat önemli ki inşallah altı ay kadar bu cihazı kullanarak duyma ve buna bağlı olarak gelişecek konuşma yetisi. Yoksa mecburen belirli bir yaşa geldiğinde biyonik iç kulak ameliyatı yapılması gerekecek ki bu hem daha zor, hem daha maliyetli ve en önemlisi duymadan kaybedilecek zaman yüzünden konuşmayı da öğrenemeyecek yavrumuz.

İmece diyoruz ya hep, mutlulukları çoğaltırken, acı ve sıkıntıları azaltan paylaşmaya atıfla. Zaten zar zor engelli ve annenin aldığı evde bakım maaşı ile geçinen, ev sahibinin ki Allah darda koymasın onu kendi de çok iyi durumda değilken iki ay da bir kira aldığı ailenin durumumu bilen konu komşu ön ayak olmuş aralarında karınca kararınca toparlamışlar bir şeyler, SYDV’ye de iletilmiş durum bizle eş zamanlı.

Tam da projemizin adında da dediğimiz gibi öyle bir iş ki bu yapılacak olan daha dört aylıkken Musa Yasir bir dokunacaksınız Mevlam ömür verdikçe duyduğu ve söylediği her hayırlı kelime dua olacak. Bir Hayat Kurtulacak..!

Ya da tıkayacağız duyan kulaklarımızı, kapatacağız gören gözlerimizi. Biz yalancı sağır olup Musa Yasir’i sessiz sedası kendi dünyasında bırakıp görmezden geleceğiz.

Toplam

Zekat Hesapla

Zekat Hesaplama Sonucu

* Bu hesaplama 18-06-2025 03:16:09 tarihindeki piyasa verileri kullanılarak yapılmıştır

Varlıklarınız

Borçlarınız