“Ömür dediğin sayılı nefes, gönül yoksa insanı orada tutamaz hiçbir kafes”
“Ömür dediğin sayılı nefes, gönül yoksa insanı orada tutamaz hiçbir kafes”
Gülay ablamızın hikayesinin özeti bu. 60 yıllık ömrünün hemen hemen yarısını iki yıl önce kaybettiği annesine adamış.Tek başına bakmış Allah rızası ve anne sevgisi ile. Bu süreçte başlayan sağlık sorunlarını hep ötelemiş. Taki onu kaybedip yalnız kalınca özellikle ellerdeki sinir sıkışması ve ayaklardaki ortopedik sorunların ciddi sorun olduğunu idrak etmiş.
Fizik tedaviyle başlayan süreç şimdilerde bir dizi operasyonla desteklenmek durumunda.
Annesinin hayır duasını almış belki bu yolda yuva kurmamış anne olamamış Gülay Annemize söz verdik biz de evlatları olarak sizler adına. Hem ameliyatı ve hem de diğer ihtiyaçları için yanında yöresinde olacağımıza.
“Bunu paylaşıp paylaşmamak konusunda ikilemde kaldım ve arayıp izin aldım az önce zira bunu tek sen biliyorsun ilk sana söylüyorum demişlerdi.
İlk görüşmemizde genel durum tespiti ve bilgileri raporlarken öyle bir şey dedi ki; sustuk sonrasında karşılıklı bir süre… O ilişmedi bana ve ben de ona, ikimizin de kirpik ucuna gelmişti yürek deryalarımın yaşları zira…”
-“Yıllardır geceleri karanlıkta otururum ben, ışık açmam çok gelirse fatura ödeyemem ki oğlum, hele tv açıksa onun ışığı yeterde artar bile, kombiyi açmam/açamam sıcak su torbam yetiyor bana.”