Görmeyene göz, duymayana kulak, konuşamayana dil ve yürek yürek koşan ayak ÖZ/ümüz, bizi gerçek engelli yapacak yürek tek uzvumuz.
Ödünç aldım,
C/anı...
Zamanın dün ile yarın arasına sıkışmış girdabından!
Sırtlandım hayat yükünü,
Kah duruyor kah yürüyorum,
Ömür köprüsünde şükrü duaya katarak.
Serhat daha beş yaşında şen şakrak, ele avuca sığmaz bir çocuk o elim, görünmez kazanın olduğunda. O gün üzerine yıkılan ağaç bir süre sonra kangren olup kesilen sağ bacağıyla birlikte çocukluk yıllarını da almış götürmüş ondan.
Şimdi yirmi üç yıl sonra o günleri anlatırken sesi titrese de Allah’tan gelene tam teslimiyet ve sonrasında bahşettiklerine şükür de var dilinde. Zor ve meşakkatli yıllar geçirmiş ve aslında sürmekte de hala ama artık o günkü çocuk şimdi bir haftalık baba. Yakın geçmişte eş dostun desteğiyle huzurlu bir yuva kurmuş ve bir tam bir hafta önce Allah ömrüne bereket versin, iki cihanda göz aydınlığı etsin oğlunu sağlıkla kucağına almış.
Eşi ve yavrusunu bir firmanın mali işler departmanında asgari ücretin az üzerinde bir gelirle engelli kadrosunda çalışarak geçindiren Serhat o günleri atlatmasında büyük rol oynayan spora da bir amatör ampute futbol takımında hobi olarak devam ediyor.
Geride kalan 23 yılda sağ yanını hep bir destekle doldurarak ayakta kalmayı kah koltuk değneği, kah protezle başaran bu kardeşimiz sekiz buçuk yıldır kullandığı protezi artık işlevselliği kaybedince yine yeniden yol alabilmek için yazmış bize.
“İnşallah” dedik bizler de sadece, yıllardır bu projede yaptığımız imeceye güvenerek sizlerle.