Uluslararası Yoksulluk Sempozyumu ile yoksulluğun yerel ve uluslararası boyutu ele alınarak meselenin çok yönlülüğüne dikkat çekilmiştir.
1-3 Şubat 2008 tarihleri arasında gerçekleştirilen
"Uluslararası Yoksulluk Sempozyumu" 1 açılış paneli ve 22 oturumda tebliğ sunan 20´si muhtelif ülkelerden gelmiş 115 katılımcının sunduğu 94 tebliğle başarılı bir biçimde tamamlanmıştır. Yoksulluk konusunun uluslararası bir platformda ve önemli bir katılımla ele alınması yanında; meselenin bütün boyutları ile tartışmaya açılması, akademisyenlerin yanında sivil toplum kuruluşlarının ve kamu kurumlarının arasındaki bilgi alışverişini sağlaması, üzerinde durulması gereken önemli bir husustur. Yoksulluğun yerel ve küresel boyutta hızla artışı günümüz dünyasındaki en büyük problemlerden biridir. Bu probleme, acil ve pratik çözümlerin teorik çözümlerle birleştirildiği bir ortamda daha kolay ve etkili çareler bulunabilir. Bugün yoksulluğun ulaştığı boyut, bu sorunun sadece devlet eliyle çözülemeyeceğini kesin bir biçimde ortaya koymaktadır. Bu sebeple,
DEYAM ( Deniz Feneri Yoksulluk Araştırmaları Merkezi) konunun, bir sosyal sorumluluk meselesi çerçevesinde ele alınması gerektiğine inanmakta ve devreye mutlaka sivil toplum kuruluşlarının girmesini zorunlu görmektedir. Bu gerçekten hareketle, bu sempozyumda yoksulluk ile ilgili bütün tarafların bir araya gelmesi amaçlanmıştır. Çağrımıza deneyimleri, araştırmaları ve ürettikleri fikirleri ile katılacağını beyan eden kişi ve kuruluşlar davet edilmiştir. Gerçekleşen bu sempozyum ile yoksulluğun yerel ve uluslararası boyutu ele alınarak meselenin çok yönlülüğüne dikkat çekilmiştir. Yoksulluk ve bunun neden olduğu sosyal dışlanmanın yol açtığı sorunları tartışarak, sosyal politikalara ilişkin sivil toplum kuruluşlarının, kamuoyunun, akademisyenlerin ve entelektüellerin duyarlılıklarının arttırılması amaçlanmıştır Sempozyumun değişik ülkelerde konunun bilimsel bakımdan ele alınmasında ortaya çıkan yaklaşımların ve bu ülkelerde gerçekleştirilen farklı uygulamaların önemli bir bilgi ve tecrübe alışverişine izin verecek bir ortamda geçmesini sağlaması çok sevindirici olmuştur. Yoksulluk sorununa teorik yaklaşımlar getiren araştırmaların yanı sıra, sahada uygulaması yapılan ve geri dönüşümleri alınan projeler de tebliğ olarak sunularak karşılıklı bilgi ve deneyimler paylaşılmıştır.
31 Mayıs - 1 Haziran 2003 tarihleri arasında ulusal ölçekte gerçekleştirilen ilk sempozyumdan bu yana yoksulluk konusunda yapılan çalışmaların, sürdürülen araştırmaların geçen zaman içinde çeşitlendiği ve bilim adamları arasında ortak projeler çerçevesinde geliştirildiği memnuniyetle gözlenmiştir. Geniş bir yelpazeye yayılan oturumlar arasında
"Ekonomik Politikalar ve Yoksulluk" ,
"Kırsal ve Kentsel Yoksulluk",
"Yoksullukla Mücadele Stratejileri" başlıklı oturumlar ikişer seansla gerçekleşerek ilgi duyulan konuların başında gelmişlerdir. Türkiye başta olmak üzere dünyanın karşı karşıya olduğu yoksulluk sorununu; bu alandaki zihinsel potansiyelimizi ve deneyimlerimizden aldığımız gücümüzü harekete geçirerek, sosyal değer üretimine yönelik ülke ve küresel ölçekli stratejilerin ve sosyal politikaların belirlenmesi gerekmektedir. DEYAM´ın bilimsel öncülüğünde gerçekleşen Sempozyum aynı zamanda
Deniz Feneri Derneği´nin alanda gerçekleştirdiği uygulamalarıyla ele alınıp değerlendirilmesini sağlamış bulunmaktadır.
Deniz Feneri Yoksulluk Araştırmaları Merkezi, düzenlemiş olduğu Uluslararası Yoksulluk Sempozyumu ile yukarıda çerçevesi çizilen yaklaşıma uygun bir şekilde kendi çalışma alanı ile ilgili toplumsal aklı harekete geçirmiştir. Sonuçları bilahare kitap halinde yayımlanacak olan bildirilerin müşterek teması yoksulluğun bir kader değil bilakis yerel ve küresel şartların hatta egemenlerin ürettiği bir olgu olduğu, dolayısıyla ortadan kaldırılabileceği şeklinde belirmiştir.
Bu vesile ile aşağıdaki hususların orta ve uzun vadede dikkate alınması istenmektedir. 1-Hangi şartlarda olursa olsun yoksulların hayatlarını sürdürebilmesi için acil gıda, sağlık, yakacak, giyim gibi insanî yardımların sürdürülmesi için her türlü engellerin ortadan kaldırılması.
2-Bu konuda faaliyet gösteren STK´lar ile Kamu kuruluşlarının koordineli çalışabilmesi için gerekli işbirliğine gidilmesi.
3-Türkiye başta olmak üzere hazırlanacak öncelik listesine göre dünya yoksulluk haritasının çıkarılması ve yoksulluğun sürekli izlenebilir hale getirilmesi.
4-Yoksulluğa neden olan yolsuzluklar ile mücadele bilincinin geliştirilmesi.
5-Yoksullukla mücadele eden paydaşları bir araya getirecek bir üst kurulun hayata geçirilmesi ve sürdürülebilir geniş katılımlı yoksulluk şuralarının düzenlenmesi ve buradan çıkacak kararların uygulanma koşullarının sağlanması.
6-Kadın ve çocuk yoksulluğunun bitirilebilmesi için aile bilincinin geliştirilmesi.
7-İstihdam politikalarında kamu ve özel kuruluşlarının sadece üretime endeksli değil, yoksulluğu tüketmeye dönük olmasının teşvik edilmesi.
8-Yoksulluğun önlenmesinde önemli bir yer tutan kamu kaynaklı harcamaların yeni eşitsizliklere meydan vermeyecek şekilde planlanması,
9-Yoksulluk konusundaki bütün bilgi birikimi ve donanımının işbirliği yapan kuruluşlar arasında paylaşılması gerektiği görüşülerek karar altına alınmıştır.
10-Güvenceli asgari gelir yasasının bir sosyal hak olarak sosyal dışlanmayla mücadele kapsamında vatandaşlara verilmesi,
11-Yoksulluğun bir insan hakları sorunu olarak algılanması gerektiği,
12-Yoksulların edilgen değil etken bir tavır almalarını sağlamak ve yoksulların karar verici mekanizmalara katılımının sağlanması.
Sempozyumdaki bazı oturumlardan kısa notlar için tıklayınız. Sempozyum katılımcılarının listesi için tıklayınız Sempozyumla ilgili detaylı bilgi edinmek için tıklayınız.