Zeliha Abla; dört yetimini okutuyor ve yardıma ihtiyacı var.
“Bana yoksulu sordular; dedim ki: Herkes!!! Özlemini ç/ektiği şeyin yoksunu değil mi?”
Hepimizin yoksunlukları var (kaybettiğimiz sevdiklerimiz, sağlık sorunları ve/ya maddi) kimimiz sabırla karşılayıp şükre ekliyoruz. Kimimiz bu sınavda isyanla sınıfta kalıyoruz.
Ve aslında ne zaman bir başka hikayenin kahramanının yerine kendimizi koyuyoruz, işte o zaman farkındalığımız ve şükrümüz artıyor.
Az önce Zeliha Abla ile yaptığım telefon görüşmesinde O anlattıkça... bunlar geçti aklımdan.
7-9-11 ve 15 yaşında dört evladının iki yıldır hem annesi hem babası o. Öncesinde de çok iyi değilmiş imkanları ama yarım yarım bir olur ya tamamlayıp eksik yanları kimseye muhtaç olmadan çalışıp çabalayıp helalinden kazanıp bereketiyle harcıyorlarmış.
Eşim hastalanınca diyor… ve susuyor..!
O arada anlattıkları yazarak aktarılmaz ki… Gözyaşlarına harman oluyor dualar.
Zeliha Abla; dört yetimini okutuyor. Eşinden kalan asgari ücrete karşılık gelen emekli maaşı ve temizlik, merdiven işlerine giderek. Ve sorun şu ki; eşim hastalanınca deyip sustuğu dönemde girilen tedavi borcu maaşından kesiliyor. Sor öğren dedik kapatılırsa tek seferde ne kadar gerekli…
Sevindi, öğrendi, söyledi…
Şimdi bekliyor!!!!